in

Kaz Dağı ve perde arkasındakiler: Neler oluyor?

Kanadalı şirket Alamos Gold’un yerli taşeronu olan Doğu Biga Madencilik’in yaptığı ağaç katliamı ve perde arkasındakiler: Kaz Dağı ‘nda neler oluyor?

kaz dağı

Kaz Dağı ‘nda neler oluyor? Kanadalı şirket Alamos Gold’un yerli taşeronu olan Doğu Biga Madencilik‘in yaptığı ağaç katliamı ve perde arkasındakiler…

Bölgede 2000’li yılların başında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) ve Enerji Bakanlığı bölgede maden yataklarını araştırarak haritalandırma çalışması yapmıştı.

2002’den sonra Maden Yasası’nda değişiklikler yapılmış ve firmalara maden araması için ruhsatlar verilmişti. 2010’lu yıllara gelindiğinde ise arama ruhsatları işletme ruhsatına dönüşmeye başladı.

2017’den itibaren de işletmeler kurulmaya başlanmış ve bu dönemlerde bölgedeki ağaç katliamları gündeme düşmüştü…

Kaz Dağı’nda neler oluyor?

Kaz Dağları’nda altın madeni çıkarmak için çevre katliamı yapan Kanadalı şirketin CEO’su John McCluskey ağaçları Alamos Gold şirketinin değil hükümet birimlerinin kestiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

Bunun için parayı önceden ödedik. Anlayışla karşılamanız gerekir ki, ormancılık izinleri kapsamında, bu izinler için 5 milyon dolar ödedik. Bu ücretin büyük unsuru yeniden ağaçlandırma yapmak için.

Altı buçuk yıl içerisinde, bu alanın tüm merkezi yeniden ekilecektir. 10 yıl içerisinde biraz daha fazlası yapılacak ve yeniden bir ormana benzeyecektir.

Siyanürün altını çıkarmak için gerçekleştirilen kazı sürecinin son aşamasında kullanılacağını söyleyen McCluskey şöyle devam etti:

Bunu sadece imkânsız kılmıyoruz. Şayet bunu imkânsız hale getirmezsek, orada altın olduğu için sürece siyanür dâhil edinceye kadar başlamamamız gerekir. Eğer siyanürü kaybederseniz, altını da kaybedersiniz.

Siyanür havuzunda su geçirmeyen bir kaplama ve altında bir başka su geçirmeyen kaplama kullanılacak ve iki katmanın arasında bir siyanür sızıntı tespit sistemi olacak. Eğer sızıntı olursa, diğer katmana ulaşmadan haberimiz olacak.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, bahsi geçen madenin Kaz Dağları’nda olduğu şeklindeki haberlerin yalan olduğu iddia etti ve şu ifadeleri kullandı:

Arada 40 kilometre mesafe var. Olan yer Kaz Dağları değildir. Burada kesilen ağaçların tamamının yerine tamamı miktarınca fidan başka bir alana dikilmiştir. Söz konusu firmanın sözleşmesi gereği burada yapılacak işlemler bittikten sonra buranın ağaçlandırılması da gerçekleştirilecektir. Söz konusu yer Kaz Dağlarına 40 km uzaklıkta. Bu izinler iktidarlarımız öncesinde 2001 yılında verilmiştir. Bizden önce kaldırılan bir sit izni söz konusudur. Siyanürle arama gibi bir işlem kesinlikle söz konusu değildir.

AKP Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan ise bölgede kesilen ağaç sayısının 13 bin olduğunu iddia ederek şöyle devam etti:

Kesilen ağaç sayısı asla 195 bin değil, 13 bin. Şimdiden 2 farklı noktada 14 bin yeni fidan dikildi. Yol, baraj, gölet, elektrik hattı gibi hemen hepsinde de benzer ağaç kesimi olmasına rağmen neden bir tepki gösterilmedi?

Doğanay Tolunay

Kaz Dağı katliamı: 198 bin ağaç kesildi

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi‘nde Prof. Dr. Doğanay Tolunay, Kaz Dağları’ndaki maden çalışmaları nedeniyle kesilen ağaç sayısı hakkında tarafların neden farklı iddiaları olduğu üzerine ‘fidan‘ sayılan ağaçların kesilirken ‘yok sayıldığını‘ ama ‘hatır ormanı‘ için dikilen fidanların ‘ağaç‘ kabul edildiğinin altını çizdi.

Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu 45 bin 650, Orman Genel Müdürlüğü 13 bin 400, TEMA ise 195 bin ağaç kesildiğini belirtiyor. Tolunay’a göre ise yaklaşık 198 bin ağaç kesildi.

Kaz Dağları

Tolunay, sayılar arasında bu kadar büyük fark olmasının nedeninin “Göğüs yüksekliğindeki (1,30 m) çapı 8 cm’den küçük ağaçların kesilirken ağaç yerine konulmaması” olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:

Buna göre “Maden şirketi tarafından kurulan “hatıra ormanına” dikilen 14 bin fidan ağaçtan sayılırken, Kaz Dağları’nda kesilen yaklaşık 150 bin ağaç fidan olarak gösterilip, bunlar ormanda yokmuş gibi davranılıyor.

Ayrıca Kaz Dağı’nda yaşanan bu vahşeti yalnızca ağaç sayıları üzerinden değerlendirmenin de hatalı olduğunun altını çizen Tolunay şöyle devam etti:

Orman bir ekosistemdir ve içinde sadece ağaçlar yoktur. Çalılar, otlar, kuşlar, memeliler, sürüngenler de vardır. Ormanı kestiğinizde bu canlıları da yok edersiniz

Süheyla Doğan

Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan ise ÇED raporunda öngörülenden dört kat fazla ağaç kesildiğini belirterek şunları kaydetti:

ÇED raporunda 45 bin ağaç keseceklerini beyan etmişlerdi. Fakat 195 bin ağaç kesildi. Bakanlığın açıklamalarını da doğru bulmuyorum. Orman İdaresi ormana kereste gibi baktığı için ellerinde sağlıklı bir ağaç verisi olduğunu sanmıyorum. 195 bin ağaç kesimi sayısına ulaşan da Orman Mühendisleri Odası. Biz onlara güvenmeyi tercih ediyoruz.

Şu anda Çanakkale’nin genelinde en az 100’ün üzerinde arama ve işletme ruhsatı alınan yer var. Bu noktada çok sağlıklı verilere ulaşamıyoruz. Çünkü bunu Enerji Bakanlığına sorduğumuzda Bakanlık bizden verileri vermek için para istiyor. Yani Bakanlık ruhsat bilgilerini satarak veriyor.

Doğan, Kaz Dağları’nın kuyusunun nasıl kazıldığı şu cümlelerle aktardı:

2000’li yılların başında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) ve Enerji Bakanlığı bölgedeki maden yataklarını araştırarak haritalandırma çalışması yaptı.
Madenler önceden Kamu iktisadi teşebbüsü (KİT) olarak işletilirken daha özel sektöre, özel madenciliğe devretme gereksinimi duydu.

Türkiye’nin bütün yer altı kaynakları yabancı sermayeye sunuldu

2002’de devlet Çanakkale’de büyük bir toplantı düzenleyip bütün dünyadan yabancı madencileri davet etti. Türkiye’nin bütün yer altı kaynakları yabancı sermayeye sunulmuş oldu böylece.

Kaz Dağları

Firmalara maden araması için ruhsatlar verildi

Sonrasında ise maden yasasında gerekli değişiklikleri yaparak bunun yasal zemini hazırlandı, firmalara maden araması için ruhsatlar verildi. 2010’lu yıllara gelindiğinde arama ruhsatları işletme ruhsatına dönüşmeye başladı. Bizler de tüm bunlardan ÇED süreçleri başlayınca haberdar olduk. Çünkü Bakanlık ÇED süreci bilgisini yayınlamadan önce ancak köylüler bize haber verirse projeden haberimiz oluyordu.

Davalarını kazanamaz olduk

Dağın her tarafında arama faaliyetleri yapıldı. 2017’den itibarense şirketler ÇED olumlu belgesini aldıkları anda işletmeleri kurulmaya başladılar. Bizler haberimiz olduğu sürece madenlere karşı davalar açtık. Davalar büyük oranla kazanıldı. ÇED olumlu raporları iptal ettirildi. Fakat daha sonra davalar giderek bizim aleyhimize işlemeye başladı. Dava kazanamaz olduk.

Ya da davalar sürerken şirketler Çanakkale Valiliği ya da Balıkesir Valiliği’nden ‘Gayrisıhhî Müessese’ izinlerini alıp çalışmalara başladılar.

Kaz Dağı’nda ilk olarak işletme izni alan madencilik: Tümad

Kaz Dağı’nda ilk olarak işletme iznini alan Tümad Madencilik bir buçuk yıl önce Lapseki’de anında faaliyetine başladı. Daha sonra Alamos Gold firması hızlanarak izin aldı. Firmanın Ağı Dağı, Çamyurt ve Kirazlı da toplam üç tane projesi var. İlk olarak Kirazlı’ya başladılar.

Firma, Danıştay süreci tamamlanmadan Valinin ‘Gayrisıhhî Müessese’ iznini imzalamasıyla çalışmaya başladı. Üç ay gibi kısa bir süre içerisinde de o kadar alanı talan ettiler, ağaçları kestiler. Şimdi de o çukurları açmaya başladılar.

Kaz Dağları katliamına sanatçılardan politikacılara kadar pek çok kesimden tepki geldi

Şahan Gökbakar

View this post on Instagram

Tabiat ananın gözü yaşlı… Haberi geldi, evlatlarını öldürmüşler..İşte bunlar da Tabiatın Şehitleri… Ustelik kendi vatanı tarafindan Kanadalıya satılmış, umursanmamiş ve katledilmesine göz yumulmuş… Olayı Kanadalı Alamos Gold şirketi yapiyor.. Türkiye'den de iş birlikcileri var…Peki ya şimdi? Ne olacak biliyor musunuz?…Bu toplu mezar kaldırılınca, bir de siyanürle altını işleyecekler.. Yıllarca zehirlerini bu topraklara akıtıp, butun herkesi kanser edip, bitkileri kurutup, nehirleri kaynak sularını bok edip, hayvanlari öldürüp defolup gidecekeler Kanadalarina… Bayrağı ağaç yapraği olan bir ulke 🇨🇦 Kanada.Kanada da evinin bahcesindeki ağacı kesemezsin izin almadan… Ama iste sen satarsan kendi ulkenin 🇹🇷 tabiatinı o Kanadalı gelir keser senin agacini, verir siyanürü asidi zehiri toprağına… 2010 yilinda baslamis aramaya, agac kesmeye ve toplam 100milyon$ harcamis Kanadali..Cok gelmesin 100 milyon size, 3. Koprumuz 3 Milyar$ onunla kiyaslayın rakamı…Toplamda 4.6Milyar$lik altin bulmuş burada.. Bize ne kadari kalacak peki cikan altinin var mi bilen??? %4ü..yani 180milyon$ yaklasik… Değermi ya… Doların yeşili tutarmi şu agaclarin yesilini… Yazıklar olsun… Bu bolge onlarca selale ve akarsuya ev sahipligi yapan bir yer… Ne pahasına olursa olsun, sonuna kadar, bu katliamı yapan ve buna mani olmayan herkesi lanetliyorum… Elimden gelen ne varsa yapacağım… Neden biliyor musunuz?? Çocuklarım, çocuklariniz ve doğacak çocuklarımız için… #kazdağları #kazdağlarıhepimizin #vatan #aşk not: her paylaştığım tatlı fotoğrafın altına yorum yazan ünlü arkadaşlarım bu acı fotoya da bir el atıverin gari… dost acı söyler…🙏

A post shared by Şahan Gökbakar (@sahangokbakar) on


Tarkan:


Haluk Levent

Gökhan Özoğuz:


Zülfi Livaneli:


Mert Fırat:


Murat Arkin


Ata Demirer


İlber Ortaylı


Fazıl Say


Tuba Ünsal


Demet Akbağ


Eylül Hazal Şahin

Mücadeleye destek vermek isteyen 12 yaşındaki Eylül Hazal Şahin de Kanada’da yaşayan çocuklara yardım çağrısında bulunarak bir mektup yazdı:

Kanadalı Sevgili Kardeşlerim,
Ben 12 yaşında Eylül Hazal.
Bu mektubu Sizlere Türkiye’nin Kazdağları’ndan yazıyorum…
Bu dağların Mitolojik adı IDA’dır… Troja efsanesinin geçtiği yerlerdir…
Burası doğanın en güzel yerlerinden biridir.
Oksijeni çok, çiçeği çok, hayvanları çok olan dağlardır…
Bu dağlarda yaşayan “Göçer” insanlar, ihtiyaçları için bir ağaç keserken bile ağacın karşına geçip özür diliyorlar…
Çünkü bu insanlar için ağaç kutsaldır…
Bu dağlar da tarihin her döneminde kutsal görülmüştür…
Şimdi, Sizin Ülkenizden ‘Alamos Gold’ adlı Şirket bu güzel dağlarda siyanür ile altın arıyor…
Milyonlarca ağaç yok ediliyor… Hayvanların doğal ortamı yok ediliyor…
Sizlerin, Ülkenizde beyaz fok yavrularını yok edenlere karşı verdiğiniz mücadeleyi biliyorum…
Ve Şimdi Sizden Kazdağıları (İDA) için yardım istiyorum…
Ülkeniz zaten Zengin. Daha zengin olması için İDA dağlarındaki ağaçların, çiçeklerin, hayvanların yok olmasına izin vermeyin lütfen…
Ülkenizdeki basın kuruluşlarına, siyasetçilerine, Başbakana sosyal medya aracılığıyla bu durumu bildirin lütfen…
Kanadalı bu şirketin, bu dağlarda altın aramasından vazgeçmesini isteyin lütfen…
Bu dağların kendisi “ALTINDIR” zaten…

Kaz Dağı

Kaz Dağı hakkında yararlı bilgiler

Kaz Dağı ya da İda Dağı, Edremit Körfezi‘nin kuzeyinde Çanakkale ve Balıkesir illeri arasında yer alan bir dağdır. Kaz Dağı ya da Kaz Dağları olarak iki biçimde adlandırılan dağ büyük ölçüde Biga Yarımadası‘nda uzanmaktadır. Kaz Dağları, batıda Dede Dağı, ortada esas Kaz Dağı ve üç tepesi (kuzeyde Babadağ, ortada Karataş Tepe, güneyde Sarıkız Tepesi) doğuda Eybek Dağı, kuzey doğuda Gürgen Dağı ve Kocakatran Dağı’ndan oluşur.

Üç tepesi olan esas Kaz Dağı’nın en yüksek tepesi 1774 metre olan Karataş Tepesi’dir ve Balıkesir’in Edremit ilçesi Güre beldesinin kuzey-kuzey batı istikametine düşmektedir.

Kaz Dağı Göknarı

Kazdağı göknarı (Abies nordmanniana subsp. equi-trojani) Türkiye‘de yalnızca Kazdağı’nda yetişen endemik bir göknar alt türünden oluşur. Dağın kuzey yamacında alt kesimlerde meşe ve bazı maki elemanları görülür . Yükseklere çıkıldıkça meşe-kestane-gürgen ve meşe-karaçam toplulukları görülür. Kayın da Kazdağı bitki örtüsünün önemli bir kısmını oluşturur. Yaklaşık 600–700 m yükseklikten sonra Kazdağı göknarı ile birlikte güzel görüntüler oluşturmaktadır. Türkiye’nin 40 endemik türü burada bulunur.

10 Eylül 2012 tarihinde, saat 13:30 civarında çıkan ve 11 Eylül akşamı kontrol altına alınabilen, Kaz Dağları eteklerindeki 5 milyon metrekarelik alanı etkileyen bir orman yangını çıkmıştır. Yangında ağırlıklı olarak kızılçam ve karaçam ile az miktarda zeytin ağacı ve tarım arazisi yanmıştır.

Yarımadadaki önemli akarsulardan Karamenderes ve Biga Çayı ile çevredeki köy ve diğer yerleşim yerlerine içme suyu sağlayan küçük ölçekli kaynaklar bu dağdan doğmaktadır.

Gezi Komisyonu tarafından oluşturuldu

Gezi ve seyahata yönelik rehber niteliğinde olan tüm içerikler Gezi Komisyonu tarafından özenle hazırlanarak, 'Gezi' kategorisi adı altında arşivlenmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

PETVET Dergi

PETVET Dergi nedir? (Nuran Ergün röportaj)

Yedigöller Milli Parkı

Yedigöller Milli Parkı Gezi Rehberi: Yedigöller’i yakından tanıyın